AB Mavi Mutabakatı (EU Blue Deal) Nedir?

Blueit avatarı

·

·

mavi mutabakat ile deniz kirliliğinin önüne geçme

Dünyanın karşılaştığı çevresel krizlerin etkisini gidermek için bir dizi uluslararası strateji ve politika geliştirilmiştir. Avrupa Birliği (AB), bu süreçte hem kara hem de deniz kaynaklarının sürdürülebilir kullanımını teşvik etmek amacıyla yenilikçi çözümler geliştirmektedir. Bu bağlamda, AB Mavi Mutabakatı (EU Blue Deal), Avrupa’nın okyanusları, denizleri ve su yolları üzerindeki etkisini azaltmayı ve bu ekosistemleri korumayı hedefleyen önemli bir stratejidir.

AB, 2019 yılında Yeşil Mutabakat (Green Deal) adı altında, iklim değişikliğiyle mücadele ve çevresel sürdürülebilirlik sağlamak için küresel bir liderlik rolü üstlenmeye karar verdi. Bu hedeflerin yanı sıra, denizlerin korunması ve sürdürülebilir kullanımı da AB’nin çevre politikalarının merkezinde yer alıyor. Bu bağlamda, AB Mavi Mutabakatı, denizler ve okyanuslar üzerindeki baskıları azaltmak için belirlenen bir stratejidir.

AB MAVİ MUTABAKATI - EU blue Deal
Resim 1: Avrupa Birliği Mavi Anlaşma Duyuru Görseli

AB Mavi Mutabakatı’nın Temel Hedefleri

AB Mavi Mutabakatı, Avrupa’nın denizleri üzerindeki baskıları azaltmayı ve deniz ekosistemlerini sürdürülebilir bir şekilde yönetmeyi amaçlayan kapsamlı bir stratejidir. Başlıca hedefler şunlardır:

  1. Deniz Kirliliği ile Mücadele
    Denizlere atılan plastik ve kimyasal atıkların, deniz yaşamı üzerinde yaratabileceği tahribatı önlemek adına sıkı denetim ve düzenlemeler getirilecektir. Plastik kirliliği, özellikle deniz canlıları için tehdit oluşturmakta, bu nedenle plastik atıkların azaltılması hedeflenmektedir. 2021 yılında Avrupa Parlamentosu, denizlerdeki plastik kirliliği ile mücadele için yeni bir yasa tasarısını kabul etti ve bu tasarı, denizlerdeki mikroplastiklerin önlenmesi için adımlar atılmasını sağladı.
  2. Sürdürülebilir Balıkçılık Politikaları
    Aşırı balık avcılığı, deniz ekosistemlerini tehdit eden bir diğer önemli unsurdur. Sürdürülebilir balıkçılık yönetimi ve stokların korunması amacıyla yenilikçi yöntemler ve teknolojiler kullanılacaktır. Balıkçılık alanındaki en büyük zorluklardan biri, sürdürülebilir balıkçılık metotlarının tüm Avrupa’ya yayılmasını sağlamak ve yerel balıkçılık topluluklarını teşvik etmektir. AB, aşırı avlanma oranlarını azaltmayı ve deniz popülasyonlarını yeniden dengeleyecek yeni düzenlemeler geliştirmeyi hedefliyor.
  3. Deniz Koruma Alanları (MPAs)
    AB, deniz koruma alanlarını artırarak, denizlerin biyolojik çeşitliliğini korumayı amaçlamaktadır. Bu alanlarda, insan faaliyetlerinin en aza indirilmesi ve doğal yaşam alanlarının iyileştirilmesi hedeflenmektedir. 2020’de AB, okyanuslarının %30’unun korunması için bir hedef belirledi ve bu alanların deniz koruma alanları (Marine Protected Areas, MPA) olarak belirlenmesini sağladı. Bu alanlarda, doğal habitatların korunması için özel önlemler alınacak ve belirli türlerin sürdürülebilir bir şekilde varlıklarını devam ettirmeleri sağlanacaktır.
  4. Sıfır Kirlilik Hedefi
    Mavi Mutabakat, su kirliliğinin sıfırlanmasını amaçlamaktadır. Bu, sadece deniz kirliliği ile sınırlı kalmayacak, aynı zamanda iç sularda ve kıyı bölgelerinde de temiz su kaynakları sağlanması hedeflenmektedir. AB, su kirliliğini ortadan kaldırmak için her yıl daha fazla çevre dostu teknoloji geliştirilmesine öncelik verecek. Endüstriyel kirliliğin, denizlere ulaşmasını engellemek için de etkin denetimler getirilecektir.

AB Mavi Mutabakatı’nın Ekonomik ve Sosyal Boyutu

AB Mavi Mutabakatı, yalnızca çevresel bir yaklaşım sunmakla kalmaz, aynı zamanda ekonomik büyüme ve istihdam yaratmayı da hedefler. Denizin sürdürülebilir yönetimi, yeni iş alanlarının doğmasına olanak sağlar. Bu alandaki başlıca katkılar şunlar olabilir:

  • Yeşil Teknolojiler: Yenilikçi teknolojiler, denizcilik sektöründe sürdürülebilir çözümler geliştirilmesine yardımcı olur. Bu tür teknolojiler, karbon ayak izini azaltarak çevresel etkiyi minimuma indirir. Deniz gücü, deniz rüzgar enerjisi ve dalgaların enerjiye dönüştürülmesi, deniz enerjisi kaynaklarının sürdürülebilir kullanımını teşvik eden yeşil teknolojilerden sadece birkaçıdır. Yenilenebilir enerji sektörü, Avrupa’nın bu stratejilerle büyümeyi sürdürmesini sağlarken, aynı zamanda karbonsuz ekonomiye geçişi hızlandıracaktır.
  • Deniz Turizmi ve Sürdürülebilir Balıkçılık: Sürdürülebilir deniz turizmi ve balıkçılık, yerel ekonomileri destekleyerek toplumların refahını artırabilir. Özellikle kıyı bölgelerindeki yerel halk için sürdürülebilir turizm ve balıkçılıkla ilgili yeni fırsatlar doğacak. Bu durum, hem çevreyi korurken hem de ekonomik kalkınmayı destekleyecektir.
  • Yeni İş Alanları ve Eğitim: AB Mavi Mutabakatı, denizcilik sektöründe istihdam yaratırken, deniz koruma ve sürdürülebilir denizcilik konularında eğitim alanında da önemli adımlar atmaktadır. Bu eğitim programları, yerel halkın, yeni nesil yeşil iş fırsatlarından yararlanmasını sağlamayı hedeflemektedir.

AB Mavi Mutabakatı’nın Avrupa Dışındaki Etkisi

AB, deniz ekosistemlerinin korunması için global bir lider olarak hareket etmeyi planlamaktadır. Mavi Mutabakat, sadece Avrupa’da değil, dünya çapında da deniz kirliliği, aşırı balıkçılık ve diğer çevresel sorunlara karşı çözüm geliştirmeyi amaçlamaktadır. AB, diğer ülkelere de denizlerin korunması için ortak hareket etmeyi öneriyor ve uluslararası işbirlikleri geliştiriyor.

Örneğin, AB, Birleşmiş Milletler Okyanus Konferansı gibi küresel platformlarda, okyanus koruma çalışmalarının dünya genelinde yayılmasına katkıda bulunmaktadır. Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) gibi küresel otoritelerle işbirliği yaparak, denizler üzerindeki küresel kirliliği azaltmaya yönelik adımlar atmaktadır.

 AB Mavi Mutabakatı’nın Geleceği

AB Mavi Mutabakatı, sadece denizleri koruma hedefiyle sınırlı değildir; aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için önemli bir adımdır. Su kaynaklarının korunması, karbon emisyonlarının azaltılması ve doğal yaşam alanlarının iyileştirilmesi gibi stratejiler, AB’nin çevresel sorumluluklarını yerine getirmede önemli bir rol oynamaktadır.AB Mavi Mutabakatı’nın başarısı, hükümetlerin, iş dünyasının, yerel yönetimlerin ve bireylerin işbirliği yapmasına bağlıdır. Bu kapsamda, sektörel bazda atılacak adımların yanı sıra, kamuoyunun da bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Avrupa’nın mavi ekonomisi, gelecekte daha sürdürülebilir bir dünya inşa etmek adına önemli bir alan olacaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir